Tüketici Hukuku

Devre Tatil ve Devre Mülk Sözleşmesi İptali Mümkün mü?

13 July 2025

Yoğun bir tanıtım, "kaçırılmayacak bir fırsat" vaadi ve bazen de ısrarcı satış yöntemleri sonucunda, bir anlık heyecanla imzalanan devre tatil veya devre mülk sözleşmeleri... Pek çok kişi için hayal edilen tatil, kısa bir süre sonra ödenmesi gereken aidatlar, çözülemeyen sorunlar ve bir türlü kurtulamadıkları bir yükümlülüğe dönüşebilir. Peki, imzaladığınız bu sözleşmeden kurtulmak mümkün mü? Cevap evet, ancak doğru hukuki adımları atmanız şartıyla.

Bursa'da faaliyet gösteren Güler Hukuk Bürosu olarak, tüketicilerin bu karmaşık ve genellikle yanıltıcı sözleşmeler karşısında yalnız olmadığını bilmelerini istiyoruz. Özellikle tatil bölgelerine yakınlığı nedeniyle Bursa ve çevresindeki birçok vatandaşımızın karşılaştığı bu soruna karşı, yasal haklarınızı ve sözleşme iptal yollarını anlaşılır bir dille açıklamak için bu rehberi hazırladık.

Önce Ayrımı Anlayalım: Devre Tatil mi, Devre Mülk mü?

İptal yollarını anlamadan önce bu iki kavram arasındaki temel farkı bilmek çok önemlidir:

  • Devre Mülk: Size bir taşınmaz üzerinde mülkiyet hakkı veren bir sistemdir. Yani, o mülkün yılın belirli bir döneminde sahibi olursunuz ve bu hak, tapu siciline şerh edilir. Bu hak, miras yoluyla da geçebilir.

  • Devre Tatil: Size bir mülkiyet hakkı vermez. Yalnızca, bir tesis veya otelden yılın belirli dönemlerinde faydalanma hakkı (şahsi bir hak) tanır. Bu, temelde bir hizmet satın alma sözleşmesidir ve Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'a tabidir.

Uygulamada yapılan sözleşmelerin %99'u "devre tatil sözleşmesi" niteliğindedir ve bu durum, tüketiciye çok daha geniş iptal hakları tanır.

Koşulsuz ve Cezasız İptal Hakkı: 14 Günlük Cayma Süresi

Tüketicinin en güçlü silahı, 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'da düzenlenen cayma hakkıdır.

Kural: Tüketici, imzaladığı devre tatil sözleşmesinden, imza tarihinden itibaren 14 gün içinde, hiçbir gerekçe göstermeksizin ve hiçbir cezai şart ödemeksizin cayma (vazgeçme) hakkına sahiptir.

  • Nasıl Kullanılır?: Cayma hakkınızı kullandığınıza dair bildiriminizi, satıcı firmaya yazılı olarak yapmanız gerekir. İspat kolaylığı açısından bu bildirimin noter aracılığıyla veya iadeli taahhütlü posta ile yapılması şiddetle tavsiye edilir.

DİKKAT! 14 Günlük Süreyi Kaçırdım Diye Düşünmeyin!

Kanun, satıcı firmaya bazı ağır yükümlülükler getirmiştir. Satıcı, sözleşmeyi imzalatmadan önce size yasal olarak zorunlu olan **"Ön Bilgilendirme Formu"**nu vermediyse veya imzaladığınız sözleşmede kanunun aradığı zorunlu unsurlar eksikse, 14 günlük cayma hakkınız başlamamış sayılır! Bu durumda cayma hakkınız, sözleşme tarihinden itibaren bir yıl süreyle uzar. Birçok firma bu usuli şartları yerine getirmediği için, sözleşmeyi imzaladıktan aylar sonra bile cayma hakkınızı kullanmanız mümkün olabilir.

Yargıtay'ın Yaklaşımı: Yargıtay, bu tür sözleşmelerde güçsüz konumda olan tüketiciyi koruma eğilimindedir. Sözleşmenin veya ön bilgilendirme formunun kanunda belirtilen şekil şartlarına harfiyen uymaması durumunda, cayma hakkının süresinde kullanılmadığı yönündeki satıcı savunmalarını genellikle reddetmektedir.

14 Günlük (veya 1 Yıllık) Süre Geçtiyse Sözleşme İptal Edilebilir mi?

Evet, bu süreler geçse bile sözleşmenin iptali için hukuki yollar mevcuttur.

  1. Sözleşmeye Aykırılık: Satıcı firma, sözleşmede vaat ettiği hizmeti sunmuyorsa (örneğin tesis hiç yapılmamışsa, vaat edilen özellikler yoksa, oda kullanılamaz durumdaysa) "ayıplı hizmet" veya "sözleşmeye aykırılık" nedeniyle sözleşmenin iptali için dava açılabilir.

  2. Yıllık Aidatların Fahiş Olması: Başlangıçta makul olan aidatların, yıllar içinde fahiş bir şekilde artırılması durumunda, bu durumun sözleşmenin feshi için bir gerekçe oluşturabileceği yönünde mahkeme kararları bulunmaktadır.

  3. Genel Hükümlere Göre İptal: Eğer sözleşme, hata, hile (aldatma) veya tehdit gibi iradeyi sakatlayan bir durum altında imzalanmışsa, Borçlar Kanunu'nun genel hükümlerine dayanılarak da iptal davası açılabilir.

Sıkça Sorulan Sorular (SSS)

1. Şirket "Sözleşmeyi imzaladınız, iptal edemezsiniz" diyor. Bu doğru mu? Hayır. Bu, tüketicileri caydırmak için kullanılan yaygın bir taktiktir. Kanunun size tanıdığı cayma hakkı, sözleşme hükümlerinden daha üstündür. Yasal süresi içindeyseniz, cayma hakkınızı kullanmanıza engel olamazlar.

2. Henüz hiç para ödemedim, yine de yazılı bildirim yapmalı mıyım? Kesinlikle evet! Sözleşmeyi imzalamış olmanız, borç altına girdiğiniz anlamına gelir. Ödeme yapmamış olsanız bile, ileride hakkınızda icra takibi başlatılmasını önlemek için cayma bildirimini usulüne uygun olarak mutlaka yapmalısınız.

3. Yıllık aidatları ödemezsem ne olur? Sözleşmeyi yasal olarak iptal etmediğiniz sürece aidat borcunuz birikmeye devam eder. Satıcı firma, biriken bu borçlar için hakkınızda icra takibi başlatabilir. Sorunu görmezden gelmek, borcun faiziyle birlikte daha da büyümesine neden olur.

Sonuç ve Hukuki Destek

Devre tatil ve devre mülk sözleşmeleri, genellikle tüketicinin aleyhine olan, karmaşık ve teknik sözleşmelerdir. Bir anlık hevesle atılan bir imza, yıllarca sürecek bir mali yüke dönüşebilir. Ancak kanun koyucu, tüketicileri bu tür sözleşmelere karşı güçlü haklarla donatmıştır.

Eğer siz de imzaladığınız bir devre tatil sözleşmesinden kurtulmak istiyor ve ne yapacağınızı bilmiyorsanız, hak kaybı yaşamamak için bir uzmandan destek almanız en doğru yoldur. Bursa'da devre tatil sözleşmelerinin iptali ve tüketici hukuku alanında uzman ekibimizle, Güler Hukuk Bürosu olarak size yol göstermeye hazırız. Cayma hakkınızın devam edip etmediğini öğrenmek ve en doğru adımları atmak için bizimle iletişime geçebilirsiniz.
Av. Uğur Güler