İster üretici, ister ihracatçı, isterse ithalatçı olun; ticari faaliyetlerinizin başarısı, malınızın A noktasından B noktasına güvenle ulaşmasına bağlıdır. Ancak lojistik süreçleri, doğası gereği risklerle doludur. TIR'daki yükünüz bir kaza sonucu devrildiğinde, gemiyle gelen konteynerinizdeki mallar su aldığında veya uçak kargonuz hiç gelmediğinde, uğradığınız maddi kayıp ticari geleceğinizi etkileyebilir. Bu noktada en önemli sorular şunlardır: Zararınızdan kim sorumlu? Hangi haklara sahipsiniz ve bu haklarınızı nerede, nasıl aramalısınız?
Türkiye'nin sanayi ve ticaret kalbi olan Bursa'da faaliyet gösteren Güler Hukuk Bürosu olarak, taşıma ve lojistik sektörünün dinamiklerini ve hukuki altyapısını yakından tanıyoruz. Bu kapsamlı rehberde, taşıma sözleşmesinden doğan temel sorumlulukları, bir sorun yaşandığında sahip olduğunuz hakları, başvurmanız gereken mahkemeleri ve süreci nasıl yöneteceğinizi, herkesin anlayabileceği bir dille ve güncel Yargıtay kararları ışığında ele alıyoruz.
Her Şeyin Temeli: Taşıma Sözleşmesi ve Temel Belgeler
Taşıma hukuku, temel olarak "taşıma sözleşmesi" etrafında şekillenir. En basit tanımıyla taşıma sözleşmesi, taşıyıcının belirli bir ücret (navlun) karşılığında, bir eşyayı (yükü) bir yerden başka bir yere güvenli bir şekilde götürmeyi üstlendiği sözleşmedir. Bu sözleşmenin varlığı ve koşulları, genellikle aşağıdaki belgelerle ispatlanır:
Taşıma Senedi (CMR Belgesi, Sevk İrsaliyesi): Özellikle karayolu taşımacılığında kullanılan, yükün içeriğini, taraflarını ve taşıma şartlarını gösteren belgedir. Yükün taşıyıcı tarafından hasarsız teslim alındığına dair en önemli kanıtlardan biridir.
Konşimento (Bill of Lading): Denizyolu taşımacılığının vazgeçilmezidir. Sadece bir taşıma sözleşmesi kanıtı değil, aynı zamanda yükün mülkiyetini temsil eden ve devredilebilen kıymetli bir evraktır.
Havayolu Taşıma Senedi (Air Waybill): Havayolu kargoları için düzenlenen, taşımanın koşullarını belirleyen belgedir.
Taşıyıcının Temel Sorumluluğu: "Sağlam ve Zamanında" Teslim
Taşıyıcının temel borcu, yükü teslim aldığı gibi, hasarsız ve anlaşılan sürede alıcısına teslim etmektir. Hukukumuzda taşıyıcının kusurlu olduğu varsayılır (sorumluluk karinesi). Taşıyıcı, zararın kendi kusurundan kaynaklanmadığını (örneğin; göndericinin hatalı ambalajlaması, malın kendi yapısındaki bozukluk veya sel gibi kaçınılmaz bir sebepten kaynaklandığını) ispat etmekle yükümlüdür.
Yüküm Zarar Gördüğünde veya Kaybolduğunda Hangi Haklara Sahibim?
Yükünüzün başına bir iş geldiğinde, kanunlar size çeşitli haklar tanır.
1. Tazminat İsteme Hakkı
En temel hakkınız, zararınızın tazmin edilmesini istemektir. Ancak tazminatın kapsamı, zararın türüne ve taşıma şekline göre değişir:
Yükün Hasar Görmesi veya Tamamen Kaybolması Halinde Sorumluluk Limitleri: Taşıyıcının sorumluluğu genellikle sınırsız değildir ve uluslararası sözleşmelerle limitlenmiştir. Bu limitleri bilmek, beklentilerinizi doğru yönetmeniz açısından kritiktir:
Karayolu Taşımacılığı (Uluslararası CMR): Taşıyıcının sorumluluğu, hasarlı veya kayıp yükün brüt ağırlığı başına 8.33 SDR (Özel Çekme Hakkı - IMF tarafından belirlenen ve kuru günlük değişen bir para birimi) ile sınırlıdır.
Havayolu Taşımacılığı (Montreal Konvansiyonu): Uluslararası hava taşımacılığında sorumluluk limiti, kilogram başına 22 SDR'dir.
Denizyolu Taşımacılığı (TTK): Sorumluluk, kanun ve konşimento şartlarına göre belirlenir ve genellikle paket veya ünite başına bir SDR limiti olarak hesaplanır.
Demiryolu Taşımacılığı (COTIF-CIM): Sorumluluk limiti, kayıp veya hasarlı yükün brüt kilogramı başına 17 SDR ile sınırlıdır.
Sınırsız Sorumluluk İstisnası (Yargıtay Kararlarından Örnek): Peki, değeri çok yüksek bir malınız düşük bir kiloya sahipse, sadece bu cüzi limitlerle mi yetineceksiniz? Yargıtay, eğer zararın taşıyıcının "kastı veya pervasızca bir davranışıyla" (örneğin, bariz şekilde çürük bir kamyon kasasıyla yapılan taşımada, fırtına uyarısına rağmen gemiyi yola çıkarması gibi) meydana geldiği ispatlanırsa, bu sorumluluk limitlerinin ortadan kalkacağına ve zararın tamamından sorumlu olacağına hükmetmektedir.
Yükün Geç Teslim Edilmesi Halinde: Gecikme nedeniyle uğradığınız somut ve ispatlanabilir zararları talep edebilirsiniz. Ancak gecikme tazminatı, genellikle taşıma ücretini (navlun) aşamaz. Navlun bedelini aşan bir zararı talep edebilmek için zararınızın miktarını ve gecikme ile arasındaki doğrudan bağlantıyı net bir şekilde ispatlamanız gerekir.
2. Taşıma Ücretini (Navlun) Ödememe veya İadesini İsteme Hakkı
Eğer yük tamamen kaybolmuşsa veya kullanılamayacak derecede hasar görmüşse, navlun ödeme borcunuz ortadan kalkar. Ödediyseniz, iadesini talep edebilirsiniz
Kritik Adım: İhbar ve Dava Açma Süreleri!
Taşıma hukukunda hak aramanın en kritik noktası sürelerdir:
İhbar Süresi (Zararı Bildirme): Yükü teslim alırken gözle görülür bir hasar varsa, bunu teslim anında taşıma belgesine şerh düşerek ("ihtirazi kayıt") bildirmelisiniz. Hasar gizli ise, teslimden sonra çok kısa süreler içinde (karayolunda genellikle 7 gün) durumu yazılı olarak taşıyıcıya bildirmelisiniz.
Zamanaşımı (Dava Açma Süresi): Taşıma hukukundan doğan davalar için genel zamanaşımı süresi 1 yıldır. Taşıyıcının kastı veya ağır kusuru varsa bu süre 3 yıla uzar. Bu süreleri kaçırdığınızda dava hakkınız tamamen ortadan kalkar.
Davamı Nerede ve Hangi Mahkemede Açmalıyım?
Görevli Mahkeme: Taşıma işleri ticari bir iş olduğundan, bu tür davalara bakmakla görevli mahkeme Asliye Ticaret Mahkemesi'dir.
Yetkili Mahkeme (Hangi Şehirdeki Adliye?): Davayı genel kural olarak; davalının (taşıyıcının) merkezinin bulunduğu yerdeki veya yükün teslim alındığı ya da teslim edileceği yerdeki Asliye Ticaret Mahkemesi'nde açabilirsiniz. Örneğin, merkezi İstanbul'da olan bir nakliyeci, İzmir'den aldığı malı Bursa'daki fabrikanıza getirirken hasara uğratırsa, davanızı potansiyel olarak İstanbul, İzmir veya Bursa Asliye Ticaret Mahkemelerinden birinde açabilirsiniz.
Profesyonel Hukuki Destek Alın
Taşıma hukuku, ulusal ve uluslararası kuralların, katı sürelerin ve teknik detayların birleştiği karmaşık bir alandır. Haklarınızı tam olarak korumak ve doğru tazminatı almak için bu alanda uzman bir avukattan destek almanız kritik öneme sahiptir.
Bursa'daki taşıma ve lojistik hukuku uyuşmazlıklarınızda, ticari davalardaki tecrübemizle yanınızdayız. Hasar tazminatı, sigorta anlaşmazlıkları ve taşıma sözleşmelerinden kaynaklanan tüm davalarınız için Güler Hukuk Bürosu ile iletişime geçebilirsiniz.
Av. Uğur Güler
Güler Hukuk Bürosu